Yaren leyleğin yavruları göç yolculuğuna başladı: Biri Mısır’a diğeri Batı Şeria’ya göç etti

Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğünden edinilen bilgiye göre, Türkiye’nin simge leyleklerinden biri haline gelen Yaren’in, bu yıl içinde 4 yavrusu dünyaya geldi.

Yavrulara haziran ayında halka takılırken, iki yavruya da uydu vericisi takılarak göç yolculukları takibe alındı.

Uydu vericisinden alınan sinyallere göre, göç döneminin başlamasıyla yavrular yuvalarından ayrıldı.

Bu yıl başlatılan Türkiye Kuş Göç Yollarının Belirlenme Projesi kapsamında izlenen yavrulardan biri 29 Temmuz’da, diğeri de 3 Ağustos’ta göçe başladı.

İki yavrudan da düzenli sinyaller alınıyor

İlk yavru, 2 bin 300 kilometre yol kat ederek Mısır’a, diğer yavru da 1510 kilometre yol kat ederek Batı Şeria’ya ulaştı.

DKMP ekiplerince takip edilen iki yavrudan da düzenli sinyal alıyor. Alınan veriler, kuş göç yollarının haritalandırılması için de büyük önem taşıyor.

Leyleklerin göç yolları ve yaşam döngülerinin bilimsel olarak izlenmesinin hedeflendiği çalışmayla, sadece bireysel izleme değil, aynı zamanda leyleklerin korunmasına yönelik uzun vadeli stratejilerin geliştirilmesine katkı sunulması amaçlanıyor.

Uluabat Gölü kuş türlerinin takibinde önem taşıyor

Yaren leylek, Bursa’nın Karacabey ilçesinde Uluabat Gölü’nün kıyısındaki kırsal Eskikaraağaç Mahallesi’nde balıkçı Adem Yılmaz’la kurduğu dostlukla simge haline gelmişti. Son 13 yıldır göç mevsiminde kilometrelerce mesafe katedip Eskikaraağaç’taki yuvasına dönen Yaren leylek, 15 Mart’ta 14’üncü kez balıkçı Yılmaz’ın kayığına konmuştu.

Yaren leylek ve Eskikaraağaç Mahallesi, uzun yıllardır doğa koruma ve yaban hayatı farkındalığı açısından ülkede örnek bir model olarak gösteriliyor. EuroNatur Vakfı tarafından “Avrupa Leylek Dostu Köyler Ağı”na dahil edilen mahallede gerçekleştirilen bu çalışma, hem bilimsel araştırmalar hem de yerel halkın doğaya duyduğu saygı açısından anlam taşıyor.

Yaren leyleğin yaşam alanı olan Uluabat Gölü Sulak Alanı, Ramsar Sözleşmesi kapsamında koruma altında bulunurken, 2000 yılında “Uluslararası Yaşayan Göller Ağı”na kabul edilerek Türkiye’nin üç “yaşayan gölünden” biri ilan edilmişti.

Bu alan çevresinde yapılan halkalama çalışmaları, kuş türlerinin takibi ve sulak alanların korunması açısından önem taşıyor.

Related Posts

Otoyolda baltalı dehşet: TIR sürücüsünü tehdit etti

Adana’da yol verme nedeniyle çıkan tartışmada bir kişi, TIR sürücüsünü balta sallayarak tehdit etti.

Cari Açık ve Ekonomik Büyüme Öngörüleri

Bakan Şimşek, cari açığın milli gelire oranını %1,3 öngördü, sanayi üretimi %7,3 büyüdü.

İstanbul’da Kaçırılan Turizmci Kurtarıldı

16 bin dolar borç yüzünden kaçırılan Türkmen turizmci A.S., polis operasyonuyla kurtarıldı.

Erzincan’da feci kaza: Üç ölü, 6 yaralı

Erzincan’da iki otomobilin çarpışması sonucu üç kişi öldü, 6 kişi yaralandı.

İspanya’yı alevler sardı: 14 orman cayır cayır yanmaya devam ediyor

İspanya, Cuma günü 14 büyük orman yangınıyla mücadele ediyor. Yetkililer, “olumsuz hava koşullarının” yangınları kontrol altına almayı güçleştirdiğini vurguluyor. Şimdiye kadar yedi kişi yaşamını yitirirken, yaklaşık 150 bin hektar alan yangınlardan …

Klyuchevskoy Yanardağı yeniden faaliyete geçti

Rusya’da meydana gelen 8,8 büyüklüğündeki depremin ardından lav püskürtmeye başlayan Klyuchevskoy Yanardağı yeniden faaliyete geçti.